Riskten korunma fonu yöneticileri, önemli fiyat artışları bekledikleri uranyum hisseleri üzerindeki pozisyonlarını artırmaya başladı.
Terra Capital, Segra Capital ve Anaconda Invest gibi değerli hedge fonlar, Energy Fuels Inc., Ur-Energy Inc. ve NexGen Energy Ltd. gibi uranyum şirketlerine yatırım yapan fonlar arasında öne çıktı.
Sidney merkezli Terra Capital’de 110 milyon dolarlık emtia fonu yöneten Matthew Langsford, Bloomberg’e yaptığı değerlendirmede, uranyum fiyatlarındaki görünümün bu alandaki şirketlerin hisselerinde yüzde 50-100 oranında dramatik bir yükselişe neden olabileceğini veya hatta bu oranların üzerinde.
Fukushima şokunun birçok ülkenin nükleer enerjiye olan bağımlılıklarını yeniden gözden geçirmesine neden olmasından on yıldan fazla bir süre sonra, nükleer enerji, düşük karbonlu bir geleceğe geçişte değerli bir unsur olarak yeniden ortaya çıktı. Bu durum uranyum fiyatlarının yukarı yönlü ivme kazanmasına neden oldu. Fiyatlar 2020 sonundan bu yana yüzde 125 oranında arttı.
Uluslararası Enerji Ajansı, dünyanın karbon nötr taahhütlerini yerine getirmesine yardımcı olmak için küresel nükleer kapasitenin yüzyılın ortasına kadar 2020 seviyelerinin iki katına çıkması gerekeceğini öngörüyor.
Bu amaç Avrupa, Asya ve Afrika’daki nükleer reaktörlere olan taleple desteklenmektedir. Eski tesislerin ömrü uzatılırken Çin nükleer enerji portföyünü oluşturmaya devam ediyor. Bütün bunlar, bu tesislerin tedariki için gereken uranyuma olan talebi artırıyor.
Üstelik Avrupa Rus gazından uzaklaşmaya çalışırken uranyumun çekiciliği de artıyor. Ancak Rusya’nın dünyadaki geri kazanılabilir konvansiyonel uranyum kaynaklarının yaklaşık yüzde 8’ine sahip olması, Batı’nın enerji arzında yine önemli bir risk unsuru olarak öne çıkıyor.
